Yenilmeyi Başarmak...

Satranç müsabakalarında bir oyuncunun yaptığı hamleden hemen sonra saatini durdurması kadar önemli bir başka alışkanlığı vardır ki, o da yaptığı hamlesini büyük bir dikkatle kayıt etmesidir.

Bu üçlemeyi yani, “hamle-saat-kayıt”ı ne zaman görsem, ister istemez eylem, zaman ve öğrenme ile ilgili bağlantılar ve kurgular gelir aklıma, iş hayatının ve doğal olarak yaşamın önemli parçalarını barındıran.

Satranç oyuncularının belki onlarca nedeni vardır, hamlelerinin kayıtlarını tutmak için, ama bence en değerlisi, eğer o oyunu kaybederlerse, kendilerine çıkartacakları dersler ile ilgili verileri biriktirmek olmalı ki, aynı hatayı tekrarlamasınlar.

“Yenilgi, ancak ondan ders çıkartabilirsek bizi başarıya ulaştırır”. Yenilgiden birşeyler öğrenebilmek ve yenilgilerimizi iyi değerlendirmek, başarının en önemli bileşeni olan “çalışmak” kadar değerli ve önemlidir.

Hiç kuşkusuz yenilgi, nerede olursa olsun üzücü ve can yakıcıdır. Ancak yaratabileceğimiz fark, ondan çıkartabileceğimiz derslerde yatmaktadır. Öyle çok insan tanıdım ki, yenilgi karşısında arkasını dönüp, pes edip giden ve bir daha denemeyen, ya da her denemede durmaksızın aynı hataları tekrarlayan.

Hangi işi yapıyor olursak olalım, her yenilgiyi değerlendirmek ve onu anlamlı bir pozitif alana yönlendirmek için aklımızda bulunması gerekenler var.

Listenin en başında “kendimize karşı dürüst olmak” bulunmalı.  Ve kendimize en zor ve acımasız soruları sormayı önemsemeliyiz. Kaçamak ve kolaycılıktan uzak cevapları aramalı ve gerçek nedenleri bulana kadar zorlamalıyız sınırlarımızı.

Nerede yanlış yaptım ?

Hangi hata ve yanlışlarım bu yenilgiye neden oldu ? Bu yanlışlar düzeltilebilir mi ?

Nasıl düzeltebilirim ?

Daha sonra ise, başkalarını ve bizim dışımızdaki tüm dünyayı suçlamaya bir son verme yürekliliği geliyor. Zor bir iş ama şart… Sadece kendimize ve kendi hatalarımıza odaklanmalıyız, tüm dünyayı değiştiremeyiz ama kendimizi evet. Hatalarımızı ortadan kaldırabilmek için yeni davranışlar veya perspektiflere ihtiyacımız olacak, arayıp bulmalıyız onları. Eğer görebilmek için başkalarının gözlerine ihtiyacımız varsa arayıp bulmalı ve kullanmalıyız.

Unutmamalıyız ki, herşeyin mutlaka bir iyi yanı da vardır ve onları da bir sonraki seferde tekrarlanmak üzere tespit etmeliyiz..

Hata ve yanlışlarımızla, cesurca yüzleşmeli ve hatalarımızı dile getirmekten korkmamalıyız.  Biz itiraf etmezsek, bir başkası bunu bizim yüzümüze karşı yapacaktır. Biz yaparsak öne geçeriz. Hatalarımızın itirafları, kendimizi geliştirme yollarını bizim için sürekli olarak açık tutacaktır.

En büyük başarı, yenilgilerin farkına varmak, onları itiraf etmek ve kullanmak olmalıdır. Gelişim, iyiye doğru ancak bu yolla sürdürülebilir..Başarısızlık ve yenilgi konusundaki farkındalık kendisini geliştirmek isteyenlerin en büyük özelliğidir.

Hayatı bir satranç tahtasına yerleştirmek ve tüm hamlelerimizi, iyi veya kötü kayıt edip çalışmalıyız. Arasıra, kendi başımıza kalıp kayıtlarımızı çalışmalı ve onların tekrarını engelleyecek dersleri bulup çıkartmalıyız. Oyunu bizim için durduran zaman bitmeden, elimizde olanı ancak bu yolla daha verimli kullanabiliriz.